Polis kurşunu ile hayatını kaybettiği iddia edilen Emrah Barlak'ın ailesi, oğullarının ölümünün kırkıncı gününde gelen olay gününe ait 600 TL'lik trafik cezası ile şok oldu.
İzmir'in Karabağlar ilçesinde 12 Ağustos 2012 tarihinde trafik kazası yapan sürücüyle tartışan polis iddiaya göre kendini korumak için ateş açmış, olayda sürücü Emrah Barlak (26) hayatını kaybetmişti. Olayda yaşanan arbedede polis kurşunu ile hayatını kaybettiği iddia edilen Barlak'ın ailesi, olay gününde çocuklarının ehliyetsiz araç kullanmasından dolayı evlerine Karabağlar İlçe Emniyet Müdürlüğü Trafik İdari Yaptırım Karar Tutanağı Tebligatı'nın gelmesinin kendilerinde deprem sarsıntısı oluşturduğunu söylediler. Olay sonrasında hiçbir yetkilinin kapılarını çalmadığını belirten baba Nusrettin Barlak, 'Teksas mı burası? Filistin ile İsrail mi bu memleket? 26 yaşındaydı benim oğlum. Kırkı okunduğu ve evde mevlit verildiği sırada olay gününe ait 600 TL'lik trafik cezası geliyor. Zaten çalışan yok. Ben sersem gibi olmuşum. Bu nasıl bir kanundur? Ben bu kanundan hiçbir şey anlamadım. Demek ki devletin gözünde bu 600 TL benim bu iki çocuğumdan daha üstün. Bir tane emniyet müdürü, amiri ya da vali bir gün evime gelip kimse bana 'Başın sağ olsun, geçmiş olsun' demedi. Devlet polise bu silahı verdiğinde demedi git 'can al' diye. Devlet 'git can yaşat' dedi. Kimin dininde bu geçerlidir. Her şeyi adalete bırakıyorum. İnşallah o polisler de 20 yıldan az ceza almamalı' dedi.
Baba Nusrettin Barlak ayrıca, gelen cezanın kanunen doğru olduğunu ancak kendilerine karşı duyarsız kalındığını belirterek sitem etti.
Olayda sol baldırından, kasıklarından ve omzundan yaralanan ve iki haftalık tedavi sürecinin ardından taburcu edilen Erhan Barlak da, ağabeyinin ölüm haberini hastaneden taburcu olduktan sonra öğrendiğini ancak hala daha inanamadığını belirtti. Yaşadıklarının ardından askerliğini de 1 yıl ertelenmek durumunda kaldığını ve hayattan artık hiç beklentisinin olmadığını söyleyen Barlak, '2 hafta boyunca hastanedeydim. Haberim yoktu öldüğünde. Ağabeyimin öldüğünden haberim yoktu. Hala daha inanamıyorum. Ağabeyimi geri getirsinler 50 bin TL vereyim. Ağabeyimle aramızda abi-kardeş ilişkisi yoktu, arkadaş gibiydik. Evde de en iyi ikimiz geçinirdik. En büyük hayalimiz üç erkek kardeş kendi işimizi yapacağımız bir dükkan açmaktı' diye konuştu.
'İKİ KEZ DAHA POLİS SALDIRISINA UĞRADIK'
5 çocuklu Parlak ailesinin en küçük erkek ferdi olan Ercan Barlak ise, işletmesini yaptıkları ikinci el eşya dükkanlarında iki kez daha polis saldırısına uğradıklarını iddia etti. Ercan Barlak, 'Olaya karışan bir polis memurunun hakkımızda konuştuğunu öğrendik. Ancak aradan geçen bir ya da iki gün sonra adı geçen memuru dükkanımızın orda gördüm. Orada karşılıklı olarak hakaretlerde bulunduk. Sonra beni üç kişi zorla arabaya almaya çalıştılar. Ayrıca biber gazını çıkardılar. Ben de bağırdım. O sırada ağabeyim geldi. Takviye ekip istediler. Düşünüyorum artık intihar etsem ağabeyimin yanına gider miyim acaba diye?' dedi.
Sosyal güvenceleri bulunmayan ve olayda yaralı olarak kurtulan Erhan Barlak'ın tedavi masrafları ile aile fertlerine psikolojik desteğin sağlanması gerektiğini söyleyen dayı Mehmet Nasip E. İse, 'Bir insanı sokak arasında öldürüp de ailesinin de böyle ölüme terk edilerek sokaklara düşmesine müsaade edilmemeli. Yeğenim Erhan Barlak herhangi bir tıbbi tedavi alamıyor. Zaten eczaneye gittik, ödeyemeyeceğimiz tutarda ilaç ücreti ile karşılaştık. Bu çocuk polis tarafından vurulmuş, ailenin de durumu ortada. Valilik ve kaymakamlık neden bu noktada sessiz kalmayı tercih ediyorlar? Bir çocuğumuz ölmüş, bir çocuğumuz da yaralı. Ailenin tedavisi için ne gerekiyorsa yapılsın. Her gün çocuklarımızı 'polise silah sıkmasınlar' diye adım adım takip ediyoruz. Nereye kadar takip edeceğiz? Şu anda perişan aileyiz. Terör muamelesi gören bir aileyiz. Biz terör olmak istemiyoruz. Bu ailenin içinde şehit düşen insanlar var. Şehit ailesinin polis tarafından saldırıya uğradığı dikkate alınmalıdır' diye konuştu.
İzmir Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı asayiş polis ekibi, Konak ilçesi Limontepe semti 3820. Sokak'ta bir süre devriye gezdikten sonra yol kenarına park etmiş, bu sırada ehliyetsiz sürücü Emrah Barlak iddiaya göre park halindeki ekip aracına çarpmıştı. Kaza sonrası polis memuru, Emrah Barlak hakkında işlem yapmak istemiş ancak ceza yazılmasına engel olmak isteyen genç polis memuruyla tartışıp, iddiaya göre bıçak çekip saldırmıştı. İddiaya göre Emrah Barlak'ın akraba ve arkadaşlarının da müdahale etmesiyle polis memuru sopa ve taşlarla dövülmüştü. İddiaya göre kendini korumak isteyen polis memuru, önce biber gazı sıkmış, daha sonra da belinden çıkardığı tabancayla ateş etmişti. Sürücü Emrah Barlak karnından, kardeşi Erhan Barlak (20) ile akrabaları Faruk K. (29) ve yoldan geçen Halil A. (34) bacak ve kasıklarından yaralanmıştı. Mahalle sakinlerinin çağırdığı ambulansla Yeşilyurt Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Emrah Barlak, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı.